Sınırda Kişilik Bozukluğu Olan Bireylerin, Çocukluk Dönemi Özellikleri ve Kişiler Arası İlişkileri

Bu kişiler, ilişkilerinde ve ruh hallerinde dürtüsel ve istikrarsız özellikler sergilemektedirler. Örneğin; Çok sevdikleri birini, hiç umulmadık bir anda keskin bir geçişle küçümseyen, kötüleyen şekilde davranış ve tutumlar benimsemek. Bu ani ve keskin geçişler, bu geçişler arasındaki zıtlıklar (Yücelttiği kişiyi bir anda yerin dibine sokması gibi), ruh hali değişimlerinin çok ani ve tutarsız olması; önceden tahmin edilemeyen ve olumsuz sonuçlar doğuracak davranışlarının olmasına yol açmaktadır.

Örneğin; dürtüsel olarak kendisine zarar verecek davranış ve tutumlar benimsemek; sonunu düşünmeden, durdurulamayan bir şekilde para harcamak, rastgele / yeni tanıştığı kişilerle cinsel faatliyetlerin içinde bulunmak, madde kullanmak, tekrarlayan intihar girişimlerinde bulunmak, tekrarlayan ve kontrolünde başarı sağlanamamış olan öfke nöbetleri geçirmek, intihar amacı taşımayan kendi kendine zarar verme davranışlarında bulunmak (kollarında kesikler açmak ya da kollarına / bacaklarına sigara basmak gibi), tıkınırcasına yemek yemek, hiçbir güvenlik sağlanmadan tehlikeli bir şekilde araba kullanmak gibi.

Benlik algıları uyumlu bir şekilde gelişim göstermemiştir, bu da; hayata bakış açılarında, kendilerini ve çevreyi algılama biçimlerinde, ilişki / meslek / arkadaş seçimlerinde büyük tutarsızlıklar ve çatışmalar yaşamalarına yol açmaktadır. Yalnız kalmaya karşı yoğun bir korku duygusu taşımakta ve bu nedenle yalnız kalmamak için yoğun çabalar sarf etmektedirler. Terk edilme korkularından dolayı, korunmaya / özenli olarak ilgi gösterilmeye muhtaç biriymiş izlenimi vermekte ve bu yönde beklentiler içerisinde olmaktadırlar. Yoğun olarak hissettikleri ve en derinlerinde bulunan boşluk hissi, onların; ilaçlara, ilişki yaşadıkları ve sürekli değişen kişilere, maddelere, zararlı alışkanlıklara (kumar gibi) yönelmelerine yol açmaktadır. Tüm bunlar da kişiyi daha da büyük ve geri dönülmesi zor bir çıkmaza sokmaktadır.

Bu kişilerin çocukluk dönemi özelliklerine bakacak olursak;

Madde kullanımı olan, antisosyal kişilik bozukluğu bulunan ebeveynlerle yetişmek,

Ebeveynleri tarafından ihmal ve / ya da istismar edilmek,

Anneyle kurulan bir yakın bir uzak dengesiz ilişki içerisinde yetişmek,

Duygusal yönden zarar görmek,

Sözel şiddete maruz kalmak,

Sevgi ve şefkat ihtiyaçlarının karşılanmaması ve çocuğun bu ihtiyaçlarını pahalı hediyelerle karşılamaya çalışan ebeveynlerin olması,

Çocuğun, aile ortamında kendisini "görünmez" olarak hissetmesi, (Özellikle bu faktör çocuğun, duygusal patlamalar yaşamasına yol açmaktadır. Çocuk, yetişkin bir birey olduğunda ise kendisini görünülür kılma amacı hala içinde bir yerlerde en büyük amacı olarak büyümeye devam etmektedir. Örneğin; Kişinin, tehlikeli bir biçimde araba kullanması aslında kişinin kendisini görünülür kılma amacından kaynaklanmaktadır, kişi farkında olmadan, bilinçaltındaki bu yoğun / onun için durdurulamaz olan istekle insanların dikkatini çekmeye çalışmakta böylelikle kendisini görünülür hissetmekte ve o an kısa süreli de olsa bu durum ona yoğun bir haz vermektedir.)

Ebeveynlerin, çocuğun karşılayamayacağı büyük beklentiler içerisinde olması,

Duygu ve düşüncelerinin hiçbir şekilde önemsenmemesi, çocuğun duygu ve düşüncelerini sunmasına fırsat sunulmaması (Böylelikle çocuk ifade edilmemiş duygu ve düşüncelerini nasıl yöneteceğini öğrenememekte ve değişken / istikrarsız ruh hallerine ani bir şekilde geçiş yapma durumunu pekiştirmektedir.)

Çocuğu, isteklerinden dolayı cezalandırmak gibi durumlar söz konusudur. (Çocuk cezalandırıldıkça kendi isteklerinin kötü olduğuna inanmaya başlayacak ve kendi isteklerini susturmayı öğrenecektir. Çocuk, kendi isteklerini susturdukça kendini tanımayı da bir türlü başaramayacaktır. Bu da; yetişkin bir birey olduklarında kimlik gelişimlerinin bir türlü tamamlanamamış olmasının altında yatan en büyük sebeplerden birisidir.)

Kişiler arası ilişkilerini inceleyecek olursak ise;

Uzun süreli ve sağlam temelli olan ilişkiler / arkadaşlıklar kuramazlar,

Bir gün çok severken, diğer gün nefret ederek karmaşıklık yaratırlar,

Dengeyi bir türlü sağlayamaz, (Ya çok yakındır -terk edilme korkusundan dolayı kişiye adeta yapışır- ya da çok uzak)

Karşısındaki kişileri iyi - kötü özellikleriyle bir bütün olarak göremez bu da olaylara ya da kişilere gerçekçi bir şekilde yaklaşmasını engeller (Ona göre her şey / herkes ya çok iyidir ya çok kötü; bu durum bölme savunma mekanizmasını çok fazla kullanmalarından kaynaklanmaktadır.)

Terk edilme korkusu; paranoid düşünceler taşımasına sebebiyet verir, (Örneğin; aldatıldığına inanmak)

Reddedilmek onda derin bir öfke ve / ya da üzüntü yaratır daha sonrasında ise ani bir şekilde yeni arayışlara koyulur -hayatındaki tek amaç; aşk yaşamak gibi davranmaktadır ve bu amaçta kişiler hiçbir önem arz etmemektedir, onun için sadece aşk olması yeterlidir bu yüzden kişilerin sürekli değişmesi onun için bir sorun yaratmamaktadır.-

İçgörü ya da farkındalığı gelişmediği için kişiler arası ilişkilerindeki problemleri fark edebilecek konumda değildir bu da kişinin yapıcı değil yıkıcı olmasına yol açar,

İlişkilerinde tehdit etme davranışını benimseyebilmekte ve olası bir terk edilmeye karşı hemen intihar girişimlerinde bulunma yolunu tercih edebilirler.

Sınır kişilik bozukluğu olan bireylerin, tedavi sürecinde önemli olan; kişiye istikrarlı ve kararlı bir şekilde sağlıklı / kişi açısından olumlu sonuçlar doğurabilecek sınırlar koymaktır. Bu süreç kişi ve çevresi açısından uzun ve yorucu olacağı için, istikrar özellikle korunmalıdır. Kişi sınırları aştıkça, bu sınırlar tekrar tekrar koyularak kişinin bu sınırlara alışması ve kabullenmesi sağlanmalıdır. Kişinin bu sınırları kabul etmesi kolay olmayacağı için, bunu bir zorunluluk olarak değil kişi açısından fayda sağlayacak bir durum olarak algılaması önemlidir bunun için sınırların kişiye sağlayacağı faydalara dair bir liste hazırlanabilir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Pinterest
Yorum yazabilmek için giriş yapmalısınız.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Fill out this field
Fill out this field
Lütfen geçerli bir e-posta adresi girin.
You need to agree with the terms to proceed

Menü